11 Ekim 2012 Perşembe

Yasemin Mori'nin Müziği:



Bu sene az mı yazdım? Onun gibi bir şey.. Başka işlerle ilgilenmem gerekiyordu evet ama aynı zamanda yazmaya değer her şeyi de yazdığımı düşünüyorum. Yani bu cümleden “yazılacak şeylerin azlığı” sitemi çıkartılabilir rahatça!
Arşivde göz gezdirdiğim zaman görüyorum ki bu yıl en çok “müzik” hakkında yazmışım. İyi de yapmışım doğrusu zira çok iyi şarkılar dinleme şansına eriştik bu yıl. Bizi uzunca bekleten isimlerin albümlerine kavuştuk bu sene ve neredeyse hiç biri hayal kırıklığına uğratmadı bizi. Yine böyle bir albüm; “Deli Bando”. Albümün habercisi “Dünya” yaza doğru yayınlandı ve sanal ulaşım istatistiklerine bakılırsa Yasemin Mori bir hit çıkardı diyebilirim gönül rahatlığıyla. Böyle bir derdinin olmadığını da eklemek şartıyla..

Yasemin Mori’ye aşığım! (Direkt olarak dalmak istiyorum konuya) Sadece müziğine değil yanlış anlaşılmasın, kendisine de aşığım. Albümün kartonetinde yer alan siyah beyaz Yasemin’e aşığım mesela ya da “Dünya” klibindeki ıslak saçlarına.. Ama elbette ki onun güzelliğini bir tarafa bırakıp “Deli Bando”dan bahsetmek üzere koşullayacağım kendimi! Açılış şarkısı “Muşta” mesela; bu şarkının orijinal düzenlemesine mi yoksa kusursuz sözlerine mi daha fazla hayran olacağım bilemedim. İkinci şarkı “Gerenimo” ise hiç şüphesiz favori şarkım, yeni vazgeçilmezim. Sabaha yakın gece vakti kulağımda kulaklıkla şarkıyı dinlerken bile yerimde duramıyor ve kıpırdanıyorum. Albüme adını veren “Deli Bando”da dingin cümlelerini hayata taşırıyor şehir ozanı! Demek ki dört sene de olsa usanmadan beklemek gerekiyormuş diyorum içimden çünkü Yasemin bunu değer kılıyor. Çünkü bu şekilde döktürmek pek kolay olmuyor.. Şarkının nakarat çıkışının gotik havasına ise müptelayım. “Dünya”ya gelen ilgiden bahsetmişim ancak şarkının güzelliğinden bahsetmeyi unutmuşum! Şarkıdan bahsetmişken, görsel şölen havasındaki klibini anmamak olmaz tabi..
Sadece ben mi böyle hissettim acaba merak ediyorum “Venüste Uyandım”ın sözleri bana “Aslında Bir Konu Var”ı çağrıştırdı. Var mı acaba kardeşlik?

“Ustura” Yasemin’in karanlık temalı şarkılarından.. Yapacağını yapıyor yine; bir yandan göklere çıkarırken, bir yandan en derine indiriyor. Albümün bitiş havasına pek de yakışıyor doğrusu..
Albümle ilgili altını çizmek istediğim birkaç konu var.. Öncelikle Yasemin Mori sesini kullanabileceği her şekilde kullanıyor. Kimi zaman sabırsızlandırıyor, kimi zaman haykırıyor! Şarkıların düzenlemeleri kusursuz. Yasemin’in birlikte çalıştığı usta ekipten haberdarken, çıkan sonuç insanın içini rahatlatıyor. Son olarak bu albüm vasıtası ile “Dokuz Sekiz Müzik” sağlam bir teşekkürü hak ediyor. Alternatif müziğe katkısı ve saf kalitenin arkasında duruşu ile. Tıpkı “Hayvanlar” albümünde olduğu gibi hiç sıkılmadan ömür boyu dinleyebileceğimiz, üstelik dinlemek isteyeceğimiz şarkılar armağan ediyor bize Yasemin. Onu, şarkılarını ve aykırı sanatını sevmeye devam ediyorum her bir nefeste!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder